Emlak yatırımı dendiğinde öncelikli olarak bir gayrimenkul satın almayı düşünürüz. Mülk satın almak, o mülkü kiralamaktan elde edilecek gelir başta olmak üzere birçok açıdan avantajlı olsa da sermaye gerektirdiği için külfetlidir. Bununla birlikte farklı ihtiyaçları karşılayacak en doğru mülkü bulma işi, bunca günlük koşturmacanın arasında zahmetli olabilir. Ayrıca emlak satın almak risk içeren bir yatırım biçimi olduğundan geleceğe yönelik riskleri de doğru analiz etmek gerekir. Uzun vadede kazancı riskinden az olan bir gayrimenkul, hepimiz için çok kıymetli olan vaktin ve nakdin kaybına neden olabilir.
Peki size tüm bu riskleri almadan; yani mülk sahibi olmadan ve mülk sahibi olmanın getireceği bir dizi zorluğa katlanmadan da gayrimenkul yatırımı yapmanın mümkün olduğunu söylesek… Hatta söyledik bile!
Bugünkü yazımızda, mülk satın almaya alternatif emlak yatırımı yaklaşımlarından söz edeceğiz. Başarılı bir gayrimenkul yatırımı için her biri kazançlı olan bu yaklaşımları beraber ayrıntılı olarak inceleyelim.
Umarız önerilerimiz, atacağınız yatırım adımları için size ilham ve motivasyon verir. Keyifli okumalar!
Mülk sahibi olmadan emlak yatırımı yapmanın 6 dahiyane yolu
Gayrimenkul satın almadan gayrimenkul yatırımı yapmanın ve bu yatırımlardan kar elde etmenin birçok farklı yolu bulunuyor. Bu yollardan en ideal olanları sizin için listeledik:
1. Gayrimenkul yatırım ortaklığı (GYO)
Sermaye Piyasası Kanunu’nun belirlediği sınırlar içinde gayrimenkullere, gayrimenkul projelerine ve gayrimenkule dayalı sermaye piyasası araçlarına yatırım yaparak faaliyet gösteren özel sermaye piyasası kurumları ve portföy yönetim şirketlerine, gayrimenkul yatırım ortaklıklığı denir.
GYO kısaltmasıyla da bildiğimiz gayrimenkul yatırım ortaklıkları, gelirlerinin büyük bölümünü doğrudan sahip oldukları gayrimenkullerden elde eder. Apartman, depo, otel, tıbbi tesis, ofis gibi birçok gayrimenkul türüne yatırım yapan GYO’lar, portföylerindeki gayrimenkul çeşitlerini artırarak yatırım riskini en aza indirecek şekilde dağıtır.
Gayrimenkul yatırım ortaklıkları, yatırımcılarına sürekli olarak nakit akışı sağlar. İşte tam da bu sebeple GYO’lara yatırım yapmak, sizin için uzun vadede gayet karlı bir seçenek olabilir.
2. Gayrimenkul yatırım fonu (GYF)
Gayrimenkul yatırım fonu, yatırım fonu yapısını kullanan ve yatırımlarını yüzde 80 oranında gayrimenkule yapan, bu sayede pay sahiplerine gelir sağlayan bir fon türüdür.
GYO, personel istihdam edebilen, proje geliştirme faaliyetleri yapan şirketlerken; GYF kısaltması ile de bildiğimiz gayrimenkul yatırım fonu, personeli olmayan, portföy yönetim şirketleri ve gayrimenkul portföy yönetim şirketleri tarafından yönetilen bir varlık topluluğudur. Süreli veya süresiz olarak kurulan gayrimenkul yatırım fonunda, nitelikli yatırımcılardan katılma payları karşılığında bir para toplanır. İnançlı mülkiyet* esaslarına göre Sermaye Piyasası Kurulu tarafından belirlenmiş varlık ve işlemlerden oluşan portföy, bu parayla pay sahipleri hesabına işletilir.
Gayrimenkul yatırım fonları; alım satım karı veya kira geliri elde etmek için arsa, arazi, konut, ofis, alışveriş merkezi, otel, depo, park ve hastane gibi her türden gayrimenkulü satın alabilir, satabilir, kiralayabilir, kiraya verebilir ve satın almayı veya satmayı vaat edebilir.
Tüzel kişiliği bulunmayan bir malvarlığı olarak tanımlayabileceğimiz gayrimenkul yatırım fonunda kazanç fon içinde kaldığı sürece üzerinde bir vergi yükü bulunmaz. Gayrimenkul yatırım fonlarının bir başka niteliği de portföy yönetim şirketleri tarafından yönetilmesinin getirdiği şeffaf yapısıdır. Bu özellikler, gayrimenkul yatırımı için daha fazla kaynak aktarılmasına olanak verir.
RUUF Invest'e gelerek, gayrimenkul yatırım fonlarının tüm bu avantajlardan yararlanabilir, alım satım karı ve temettü geliri elde edebilirsiniz.
3. Gayrimenkul şirketlerinin hisse senetleri
Şirketlerin ortaklarına şirket sermayesindeki paylarını kayıt altına almak amacıyla verdiği hisse senedi, likiditesi oldukça yüksek olduğu için yatırımı kolayca nakde çevirmeyi sağlayan bir yatırım aracıdır. Bir gayrimenkul şirketinin hisse senedini alarak şirketin değeri zaman içinde arttığında hissesini elden çıkarıp sermaye kazancı alabilir; kar payı ile de ilave gelir elde edebilirsiniz.
Bir gayrimenkul şirketinin hisse senedine yatırım yapmadan önce bu şirketin büyüme stratejilerini öğrenmenizi ve gelecekteki nakit akışı için tahminde bulunmanızı öneririz. Herhangi bir sebeple gerçek değerinin altında fiyatlanmış ancak ileride gerçek değerinin üzerinde fiyatlanacağını düşündüğünüz güvenilir şirketlerin hisselerini alarak değer yatırımında bulunabilirsiniz.
4. İnşaat sektörü yatırımları
Önceki maddelerde mülk sahibi olan şirketlere yatırım yapmaktan söz etmiştik. Bu yatırım alternatif olarak, bilançosunda gayrimenkul olmayıp inşaat sektöründe yer alan; yapı malzemesi, taahhüt vb. alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin hisselerini satın alabilirsiniz. Zira inşaat sektörünün performansına göre yatırım yaptığınız şirketin hisseleri de değer kazanabilir.
İnşaat sektörüne yatırım yaparak dolaylı yoldan gayrimenkule de yatırım yapmış olacaksınız. Bugün birçok şehirde, emlak talepleri yükseliyor ve her geçen gün farklı bölgelere yeni konut ve binaların yapıldığını görüyoruz. Siz de ekonomiyi, gayrimenkul trendlerini ve fikir önderi konumundaki popüler müteahhitleri takip ederek, biraz da pazar araştırması yaparak nereye nasıl bir yatırım yapabileceğiniz hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Bu sayede sizin için gayet kazançlı olacak adım atabilirsiniz.
5. Kitlesel fonlama
Kitlesel fonlama, diğer adıyla kitle fonlaması, girişimcileri ve yatırımcıları bir araya getiren bir finansman yöntemidir. Son yıllarda tüm dünyada popülerliğini artıran kitlesel fonlama platformları, girişimcileri aradıkları yatırım sermayesiyle buluşturuyor.
Günümüzde maliyetlerin yüksekliği ve finansman bulmakta yaşanan zorluklar nedeniyle birçok gayrimenkul yatırım projesi rafa kaldırılıyor. Bu sorunu yaşamamak için birçok şirket gayrimenkul sektöründe de kitle fonlaması yönteminden faydalanıyor ve halktan kaynak toplayarak ihtiyaç duyduğu sermayeye kavuşuyor.
Gayrimenkul yatırım ortaklığına benzetebileceğimiz bu yöntem ile şirketler mülk alımı yapıyor; mülklerin alınması, işletilmesi ve satılmasından elde edilen gelir de yatırımcılar arasında paylaştırılıyor. Küçük şirketlerin sermayelerini artırmalarını sağlayan kitlesel fonlama, potansiyel yatırımcının da birden fazla yatırımı değerlendirmesine imkan sunuyor.
Siz de online kitlesel fonlama platformlarını kullanarak küçük şirketlere yatırım yapabilir, yatırdığınız fon karşılığında gayrimenkul veya gayrimenkul yatırım projesinde hisse sahibi olabilirsiniz. Bu sayede hem hisseniz oranında kira geliri; hem de satış durumunda değer artışı geliri elde edebilirsiniz.
Önemli not: Türkiye'deki kitle fonlaması mevzuatı gayrimenkul dışındaki yatırımlara izin vermiyor. Özetle, gayrimenkul yatırımlarına resmi kitle fonlama platformları üzerinden erişmek mümkün değil. Bununla birlikte gayriresmi token piyasası üzerinden gayrimenkulle eşleştirilmiş token'lara yatırım yapmak mümkün. Yine de bu alanda Türkiye'de herhangi bir mevzuatın veya denetim mekanizmasının olmadığını; yurt dışında yatırım yapıyorsanız ilgili kurum ve ülkeye ait mevzuatı dikkatlice incelemenizin yerinde olacağını hatırlatalım.
6. Dijital ortamda konut yatırımı
Standart koşullarla konut sahibi olmak, yüklü bir peşinat ödemek zorunda olmak anlamına geliyor. Günümüz yaşam şartlarında önceliklendirilmesi daha da zorlaşan peşinat ödemesi, konutları birçoğumuz için ulaşılabilir bir yatırım seçeneği olmaktan çıkarıyor.
RUUF, bu seçeneği yeniden ulaşılabilir yapmak için ev sahibi olmak isteyenlere peşinatsız ve bütçelerine göre aylık ödeme planı öneriyor!
Siz de RUUF’a gelerek dilerseniz hayalinizdeki evin anahtarına peşinatsız kavuşabilir; dilerseniz RUUF Invest ile kolay erişilebilir, esnek ve riski dağıtılmış bir gayrimenkul yatırımı imkanı elde edebilirsiniz.
Bol kazançlar!
- İnançlı mülkiyet: Tasarruf sahiplerinin yatırım fonu ile ilgili işlemleri yapma yetkisini, fon içtüzüğü aracılığıyla fon kurucusuna devretmesi ve kurucunun fonu içtüzük çerçevesinde ve tasarruf sahiplerinin haklarını koruyarak yönetmek veya yönettirmek zorunda olmasıdır.
Paylaş
